SELİM’S TAVERN
By Özlem Yıldız
At Selim of Kadırga’s tavern
There are three of us, two with long hands,
Two women standing by with bewildered lips.
We drink to the questioning of the world, who knows why
At Selim of Kadırga’s tavern
The other day I did smile, were you there too?
As if flowers bloomed inside me, almost contentment
And we had reached the desert from the silence of the lambs
I went the furthest, we both went on and on
At Selim of Kadırga’s tavern
We drink to the questioning of the world, everyone dejected
You understood me best of all, yet you didn’t understand
And our days always passed by so;
We found a fossil at the foot of a tree
We were kids, so small, with long hands
And the days went by, slowly and out of nowhere
Wine glasses finished one on top of the other
At Selim of Kadırga’s tavern
Was being two easy, or tough, who knows?
Not to mention being three? What can you say about that?
Jackals roam among the feet of our conversation
A nip out of each word suffices;
Some hit your heart and another your foot
And everyone clings to their own tomorrow
At Selim of Kadırga’s tavern
I am leaving Selim’s tavern
Not one, but many, solitudes await me
Maybe I was always alone, what’s the use
Friends doze off as the days go by, one by one
They are still on duty behind the wine glasses
At Selim of Kadırga’s tavern
KADIRGALI SELİM
Özlem Yıldız
Kadırgalı Selim’in meyhanesinde
Üç kişiyiz ikimizin elleri uzun
Yanımızda iki kadın var dudakları şaşkın
Dünyanın sorgusuna içiyoruz neden bilinmez
Kadırgalı Selim’in meyhanesinde
Geçen gün gülmüştüm sen de var mıydın?
Sanki çiçekler açmıştı içimde. Huzur gibi bir şey
Ve kuzuların sessizliğinden çöle uzanmıştık
En çok ben uzanmıştım öyle uzanmıştık
Kadırgalı Selim’in meyhanesinde
Dünyanın sorgusuna içiyoruz herkes mahzun
Sen beni en iyi anladın ve sen de anlamadın
Ve günlerimiz hep böyle geçerdi
Ağacın dibinde bir fosil bulmuştuk
Çocuktuk ufacıktık ellerimiz uzun
Ve günler hem çok yavaş hem apansız geçiyordu
Şarap kadehleri üst üste bitiyordu
Kadırgalı Selim’in meyhanesinde
İki kişi olmak zor muydu kolay mı?
Hele üç kişi olmak? Bunu kim söyleyebilir?
Muhabbetlerin eteğinde çakallar gezinir
Her sözünden bir lokma koparsalar kâfi
Kimi yüreğine çarpar kimi ayağına
Ve herkes tutunmaya çalışır yarınına
Kadırgalı Selim’in meyhanesinde
Ben Selim’in meyhanesinden gidiyorum
Şimdi beni bir değil çok yalnızlık bekler
Belki de zaten hep yalnızdım ne fayda
Dostlar art arda dizilen günlerde pinekler
Kadehlerin arkasında nöbetteler
Kadırgalı Selim’in meyhanesinde
*
Özlem Yıldız is an independent researcher with a Ph.D. in Cinema and Media Research from Bahçeşehir University. She is interested in acting and is currently writing a dystopic play about the modern imperative for happiness. She lives and works in Sahrayıcedit, in Istanbul’s Kadıköy district.